
Tasarımda, İzlanda’nın uçurumları gibi doğanın tüm gücünü simgeleyen, keskin hatlar ile birlikte İzlanda’nın volkanik yapısını temsil etmesi için de bolca taş kullanılmış. Vahşi doğanın bir parçası olmak için büyük bir kısmı camlar ile kaplı bu evde yaşamayı hayal ettiğinizde tek duyduğunuz ses, rüzgar ve dalgaların sizi rahatlatan güçlü sesi oluyor.

Üç boyutlu görsellerle alt yapısı şimdiden hazırlanan otel, cam kolonlardan oluşan çok katlı yapısıyla, uçurumun kenarına tutturulmuş şekilde güneş ışığından maksimum yararlanıyor. Böyle bir mekanı hayal etmek ve orada bulunduğunuzu düşünmek bile son derece etkileyici.

En altta yer alan teras, misafirlerin kendilerini dünyanın sonunda gibi hissetmelerine neden oluyor. Özellikle yanlız kalmak isteyenlerin kaçış noktası olacak otel hem modern hem lüks olarak tasarlanıyor.
Hürriyet